Tam 1 yıldır neredeyse her gün rüyamda görüyorum babamı. Göz
göre göre gitti babam…
Son saniyeye kadar konduramadık
bu gidişi ona. Annem tam bir yıldır O’nun gelmesini bekliyor. Ben de.
Pencereden bakınca aşağıdan
gülerek el sallayacak ve birazdan kapı zili çalacak diyorum ama ne kapı çalıyor
ne de bize el sallayan var.
“Güzel kuzuuum… “ sesi
hala kulaklarımda. Ona sıkı sıkı sarılmak ve ‘seni çok seviyorum baba’ demek
istedim defalarca …
Ona sarıldığımda höykürmekten ve bu höykürüşün onda
yaratacağı dramalardan korktum…
Birbirimizi ne kadar kandırırsak o kadar iyi
demişti doktoru. Bizi taşlaştıran belki de bu cümleydi.
Boğazımıza bir yumruk
gibi düğümlenmişti bir şey ne öksürünce ne de hıçkırınca geçmiyordu.
2 yıl
orada öylece durdu.
Taaaa ki cenazeden dönüp evin kapısında siyah, tozlu,
parlak, kirli, temiz, eski, yeni yüzlerce ayakkabıyı görünceye kadar.
Çok çok güzel bir adamdı benim babam...
Sevgi doluydu . Anlayışlıydı. Hoşsohbetti. Onu hep gülen yüzüyle, yumuşacık elleriyle
hatırlıyorum.
Yorumlar
Yorum Gönder